Uçakta gece yolculuğu yaparken camdan dışarı bakıp yıldızları görmeye çalıştınız mı?
Büyük ihtimalle karanlık bir boşluktan başka bir şey göremediniz.
Halbuki 10 bin metreden bakıyorsunuz, yani şehir ışıkları da bulutlar da aşağıda kaldı.
Yıldızlar oradayken biz neden onları göremiyoruz? İşin içinde birkaç şaşırtıcı neden var ve asıl suçlu düşündüğünüzden çok daha yakında.
KaynakYani mantıken, 35 bin fit yüksekteyken de en az yerde olduğumuz kadar yıldız görebilmemiz gerekir.
Ancak gerçek hayatta bu pek de mümkün olmuyor. Çünkü yıldızları görmemizi engelleyen şey yükseklik değil, ışık kirliliği ve gözümüzün neyi algılayabildiğiyle ilgili.
Uçaklar genellikle büyük şehirlerden kalkıyor ve ilk etapta metropol alanların üstünden geçiyor.
Bu da demek oluyor ki aşağıda binlerce sokak lambası, reklam panosu ve bina ışığı gökyüzüne doğru parlıyor. İşte bu ışıklar, yıldızların zayıf ışığını bastırıyor ve onları görmemizi engelliyor. Şehirden uzaklaştığınızda durum biraz düzeliyor ama sorun tamamen ortadan kalkmıyor.
Ay dolunaydaysa ve tam tepede parlıyorsa, bu da yıldızların daha soluk görünmesine neden oluyor.
Ama diyelim ki şehirden uzaklaştınız, ay da karanlıkta… Yine de yıldızları göremiyor musunuz?
O zaman sıradaki suçluya geçelim.
Eğer uçakta gece yolculuğu yaptıysanız bilirsiniz, kabin genellikle tam karanlık olmaz.
Işıklar kısılır ama tamamen kapanmaz. Üstelik koltuk ekranları, acil çıkış tabelaları ve koridor lambaları sürekli yanar. İşte bu durum, camdan dışarı bakarken gözünüzün yansımayla dolu bir ayna gibi davranmasına yol açar.
Ancak ışıkları kapatıp dışarıya bakarsanız, o zaman dışarısı görünür hale gelir.
Aynı durum uçakta da geçerli: Camın buğulu gibi görünmesinin sebebi aslında sizin iç mekana bakıyor olmanız.
Eğer uçak tamamen karartılsaydı yani iç mekan ışıkları sıfırlansaydı, dünya üzerindeki en iyi yıldız gözlemlerinden birini uçaktan yapabilirdiniz. Çünkü yüksekteyken hava daha ince, bulut yok ve şehir ışıkları da aşağıda kalıyor.
Ama ne yazık ki uçakların güvenlik protokolleri ve kabin düzenlemeleri, bunu mümkün kılmıyor.
Asıl sorun, etrafınızın hala yeterince aydınlık olması.
Gözlerimiz, dışarının karanlığını algılayabilmek için bulunduğumuz ortamın da karanlık olmasına ihtiyaç duyuyor.
Bir dahaki uçuşta yan koltuk lambasını kapatır, ekranı karartır ve biraz sabırlı olursanız, belki de bir iki yıldız göz kırpar size.
Ancak o anı yakalayabilmek için hem kabin ışıklarının hem de ayın müsait olması gerekiyor.