Asya eşek arısı olarak bilinen Vespa velutina nigrithorax, 2004 yılında tesadüfen Fransa'ya giriş yaptı. Bu istilacı türün, Lot-et-Garonne bölgesine Çin’den ithal edilen çanak çömlek sevkiyatıyla geldiği düşünülüyor.
Sevkiyatta yer alan çömleklerin açılmasıyla döllenmiş bir kraliçe arının serbest kaldığı ve bu olayın Asya eşek arısının Fransa'daki yayılımının başlangıcı olduğu bildirildi.
Ülkeye girişinden bu yana hızla yayılan Asya eşek arısı, arılar için ciddi bir avcı ve yerel arıcılık sektörünü tehdit eden bir tür olarak dikkat çekiyor.
Büyük koloni kayıplarına neden oluyor
Bal arısı ölümlerinin yaklaşık %20'sinden sorumlu olduğu tahmin edilen Asya eşek arısı (Vespa velutina), her yıl yaklaşık 12 milyon avroluk doğrudan ekonomik kayba yol açıyor. Özellikle arıcılar, kovanlara yapılan saldırılar ve koloni kayıpları nedeniyle büyük zarar görüyor.
Bu istilacı tür, yalnızca arıcılığı olumsuz etkilemekle kalmıyor; aynı zamanda diğer faydalı böcekleri avlayarak biyolojik çeşitliliği de bozuyor. Asya eşek arısının etkileri, hem tarım hem de doğa için ciddi bir tehdit oluşturuyor.
Bu büyüyen tehdit karşısında Fransa'da ulusal kontrol planları devreye alındı. 2024 yılında, gözetimi artırmak, müdahale yöntemlerini geliştirmek ve ilgili taraflar arasındaki koordinasyonu güçlendirmek için kapsamlı bir plan başlatıldı. Bir yıl sonra, yani 2025'te, arıları ve ekosistemi koruma amacıyla Asya eşek arısıyla mücadele yasası yürürlüğe girdi.
Ancak kontrol tedbirlerinin finansmanı konusunda belirsizlikler hala sürüyor. Bu durum, planın uzun vadeli etkinliği ve uygulanabilirliği açısından soru işaretleri doğuruyor.
Asya eşek arısı istilasından en çok etkilenen bölgelerden biri olan Yeni Akitanya, özellikle Gironde ve Landes gibi bölgelerde ciddi sorunlar yaşıyor. Bu istilacı tür, bölgedeki uygun iklim koşulları sayesinde hızla çoğalırken, arı kolonilerinde büyük kayıplara yol açıyor. Bu durum, yalnızca arıcılık sektörünü değil, yerel ürünlerin tozlaşma süreçlerini de olumsuz etkiliyor.
Zorluk devam ediyor
Yerel yetkililer ve arıcılar, seçici tuzaklar kurarak bu soruna çözüm bulmaya çalışıyor. Aynı zamanda kamuoyunun Asya eşek arısının oluşturduğu tehdit konusunda bilinçlendirilmesi için çeşitli girişimler yürütülüyor. Belediyeler ise uzman haşere kontrol şirketleriyle iş birliği yaparak arı yuvalarını yok etme çalışmalarını yoğunlaştırıyor.
Tüm bu çabalara rağmen Asya eşek arısıyla mücadele, bölge için hâlâ büyük bir zorluk olmaya devam ediyor. Yetkililer, arıcılar ve vatandaşlar bu istilacı türle mücadelede sürekli bir seferberlik halinde çalışıyor.
Tamamen yok edilmesinin mümkün olmadığı düşünülen Asya eşek arısına karşı, popülasyonun azaltılması ve kovanların korunması amacıyla çalışmalar yoğunlaştırılmış durumda. İstilacı türün yayılmasını sınırlamak için seçici tuzaklar ve yaylı tuzaklama gibi yenilikçi yöntemler uygulanıyor.
Bu çevresel ve ekonomik tehdit karşısında kamuoyunun bilinçlendirilmesi ve yerel ile ulusal paydaşlar arasında güçlü bir koordinasyon sağlanması büyük önem taşıyor. Hem ekosistemi hem de arıcılık sektörünü korumak için bu kapsamlı mücadele devam ediyor.