İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından, finansal piyasalar büyük bir sarsıntı yaşadı. Dolar 41 TL’yi, euro 45 TL’yi aştı, gram altın ise 4 bin TL seviyesini gördü. Borsa İstanbul’da işlemler, yüzde 7’yi aşan düşüş sonrası devre kesici mekanizmasının çalışmasıyla geçici olarak durduruldu. Merkez Bankası ve kamu bankalarının müdahalesiyle piyasalar kısmen sakinleşse de, rezervlerden milyarlarca doların kullanıldığı ortaya çıktı.
Ekonomist İris Cibre’nin analizine göre, müdahaleyi doğrudan Merkez Bankası değil, kamu bankaları yaptı ve döviz ihtiyacını Merkez Bankası karşıladı.
PİYASALAR 19 MART’TA DEPREM YAŞADI
İmamoğlu’nun gözaltına alındığı sabah, piyasalarda panik havası hâkimdi. TL hızla değer kaybederken, dolar/TL 41 seviyesini aştı, euro 45 TL’ye yaklaştı, gram altın 4 bin TL’nin üzerine çıktı. Piyasalar açılır açılmaz, Borsa İstanbul’da sert satış dalgası başladı ve BIST 100 endeksi yüzde 7’nin üzerinde düşüşle açılışı yaptı. Kayıpların derinleşmesi üzerine devre kesici mekanizması çalıştırılarak işlemler geçici olarak durduruldu.
Ekonomistler, siyasi belirsizliklerin piyasalar üzerindeki etkisinin oldukça güçlü olduğunu ve yatırımcıların hızla dövize yöneldiğini belirtti. Türkiye’nin 5 yıllık kredi risk primi (CDS) hızla yükselirken, devlet tahvillerinde sert satışlar görüldü.
MÜDAHALE KAMU BANKALARI ÜZERİNDEN YAPILDI
Piyasaların çalkantıya girmesiyle birlikte TL’nin daha fazla değer kaybetmesini önlemek için müdahale devreye alındı. Ancak Merkez Bankası, doğrudan müdahale etmek yerine kamu bankaları aracılığıyla piyasaya döviz sattı.
Ekonomist İris Cibre, Merkez Bankası’nın kamu bankaları üzerinden satış yaparak piyasanın tüm döviz ihtiyacını karşıladığını ifade etti:
"Merkez Bankası uzun zamandır müdahaleyi kamu bankaları üzerinden yapıyor. Doğrudan yapsa açıklamak zorunda."
"Piyasadaki döviz talebini kamu bankaları karşıladı ancak onların döviz ihtiyacını da Merkez Bankası sağladı. Tüm döviz eninde sonunda Merkez Bankası bilançosunda görünecek."
Cibre’nin değerlendirmesine göre, Merkez Bankası bu müdahaleyi doğrudan yapmak yerine, kamu bankalarına döviz sağlayarak dolaylı bir yöntem izledi. Bu sayede Merkez Bankası, piyasaya müdahale ettiğini resmî olarak açıklamak zorunda kalmadı ancak analitik bilançolar incelendiğinde müdahalenin boyutu net bir şekilde ortaya çıktı.