27 Nisan 2025
İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
En Son Olay Gündem Kuraklık alarmı: İnci kefallerini zorlu göç bekliyor

Kuraklık alarmı: İnci kefallerini zorlu göç bekliyor

Van Gölü Havzası’nda artan kuraklık, akarsu debilerinde ciddi düşüşe yol açtı. Uzmanlara göre, inci kefali balığının üreme göçü bu yıl büyük risk altında. Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi'nden (YYÜ) Mustafa Akkuş, 2025’in tür için kritik bir yıl olduğunu vurguladı

3 Dakika
OKUNMA SÜRESİ

Küresel iklim değişikliğine bağlı olarak yaşanan yağış azlığı ve artan buharlaşma, dünyanın en büyük sodalı gölü, Türkiye'nin ise en büyük gölü olma özelliğine sahip, 3 bin 712 kilometrekarelik alana sahip Van Gölü alan kaybetmeye devam ederken, dünyada sadece bu gölde yaşayan inci kefalleri de bu durumdan olumsuz etkileniyor.

Van Gölü'nün tuzlu ve sodalı suyunda yaşayabilen fakat üremek için tatlı suya ihtiyaç duyan inci kefalleri her yıl 15 Nisan-15 Temmuz tarihleri arasında akarsulara üreme göçüne çıkıyor. Bu üreme göçünün sağlıklı bir şekilde gerçekleşmesi için akarsularda yeterli suyun olması gerekiyor.

'ŞUBAT AYINDA YAĞIŞLAR YÜZDE 60 DÜŞTÜ'
Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, kuraklığın özelikle diğer havzalara göre daha kırılgan bir yapıya sahip olan Van Gölü Havzası'nı olumsuz yönde etkilediğini söyledi.

Özellikle yaz aylarında akarsu debilerinde çok ciddi düşüşler olduğunu belirten Dr. Akkuş, "Çünkü havza kış aylarında yeteri düzeyde yağış almadığı zaman maalesef yaz aylarında akarsuları besleyecek su kaynaklarımızdan mahrum kalıyoruz. Bu noktada 2022 ve 2023 yılı çok kurak geçti. Fakat 2024 yılında havza bol miktarda kar yağışı aldı. Dağların doruklarında biriken karlar yaz aylarında yavaşça eriyerek akarsuları beslediler. Fakat 2025 yılında havza yeteri kadar yağış almadı.

Özellikle şubat ayında yağışlarda yüzde 60 düşüş oldu. Akarsular ülkemizde ve dünyada büyük bir öneme sahip. Fakat söz konusu Van Gölü Havzası olduğu zaman bu önem 100 kat daha artıyor. Çünkü Van Gölü'ne dökülen akarsular, bir akarsu olmanın ötesinde Van Gölü'nün tuzlu ve sodalı sularında yaşayan ve üremek için nisan ayından itibaren akarsulara giriş yapan inci kefallerinin üreme habitatlarını oluşturuyor. Şayet akarsularda yeterli düzeyde su olmadığı zaman 800 bin yıldır varlığını devam ettiren inci kefallerinin geleceklerinden bahsetmemiz mümkün değil" dedi.

'DSİ'NİN YETERİ KADAR SU BIRAKMASI GEREKİYOR'
Suyun etkili bir şekilde kullanılması gerektiğine dikkat çeken Dr. Akkuş, "Etkili şekilde kullanmazsak ne kadar bol yağış alırsak alalım kuraklıkla karşı karşıya kalacağız. 2025 yılı çok riskli bir yıl. İnci kefallerini çok zorlu bir göç yolculuğu bekliyor. Nisan ayındayız fakat geçen yıla oranla akarsu debileri dörtte bir oranında azaldı. Önümüzde mayıs, haziran ayına geldiğimiz zaman sıcaklıklar ve buharlaşma artacak. Buna ek olaraktan tarımsal sulamaya akarsulardan su kesilecek.

Bu yüzden DSİ'nin akarsu yataklarında inci kefallerinin üremesi için yeteri kadar suyu bırakması gerekiyor. 2023 yılında çok büyük bir facia yaşadık. Göçün tam ortasında akarsu yatağındaki su tamamı tarımsal sulamaya kesildiği için maalesef Bendimahi Çayı, Van Gölü'ne ulaşamadı ve göç burada sekteye uğramış oldu. Bu yıl da aynı görüntüleri yaşamamamız için inci kefallerinin sağlıklı bir şekilde üreme göçü gerçekleştirmesi için bu noktalara dikkat etmemiz gerekiyor" diye konuştu.

'HİDROLOJİK KURAKLIK YAŞIYORUZ'
Dr. Akkuş, "Bizler şu an kuraklıkta 3'üncü aşamadayız. Hidrolojik kuraklığı yaşıyoruz. Yağışlar azaldı, su debileri azalıyor. Bunun bir adım ötesi sosyoekonomik kuraklık. Tarımla, balıkçılıkla uğraşan insanların işsiz kalması. Her zaman Anadolu uygarlıkların beşiği diyoruz ama aynı zamanda uygarlıkların mezarlığı.

Yarı kurak bir coğrafyadayız. Hemen bir tık altı kurak bir coğrafya ve bizim geçmişimiz kuraklıklarla dolu. Bu yüzden etkili bir su yönetimi planımızın olması lazım. Akarsularda yaşayan canlıların özellikle inci kefalinin üremesi için suyu mutlak süratle düşünmemiz lazım" dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *