Tarikatlarda istismar skandalları bitmek bilmiyor. Bursa'da Arifhane İlim Derneği adı altında tarikat faaliyeti yürüten Ahmet Şahin Uçar isimli şahsın kadınları cinsel taciz ettiği iddiasıyla yargılandığı davanın ikinci duruşmasında başka mağdur kadınlar da ifade vermek için adliyeye geldi.
Youtube kanalına yüklediği videolar aracılığıyla insanlarla temasa geçen tarikatta kadınlarla ilişkiyi ise ayrı bir kadın görevli yürütüyor.
MASTER DÜZEYİNDE BİR YER
Tarikata katılmak isteyen herkes kabul edilmiyor. İletişim kurmak isteyen bazı kadınlar telefon görüşmelerinde herkesin katılmasının mümkün olmadığını söylediklerini ifade etti.
'Ahmet Şahin Uçar'ı aradım. Tarikata herkesi almadıklarını söylediler. Burası mastır düzeyinde bir yer dedi'
"YATAKTA BİLE BENİ HAYAL EDECEKSİN"
Mahkemede bazı tanıkların da ifadelerine yer verildi. İfadelere göre tarikata katılmak isteyen kadınlarla telefon görüşmeleri yapan sanık Uçar, kadınlara 'Hızlı ilerlemek istersen bana aşık olman gerekiyor. Bana aşık olacaksın, ben senin gassalın olacağım. Beni her yerde hayal edeceksin, yatakta bile beni hayal edeceksin' dedi.
SES KAYITLARI ŞOKE ETTİ
Davaya tanık olarak katılan kadınlardan bir tanesi Şeyh Uçar ile aralarında geçtiğini iddia ettiği telefon konuşmasının dökümünü de mahkemeye sundu.
Sanık Uçar'a ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarında kadını açıkça taciz ettiği ifadeler yer aldı:
Uçar: Beni iyi anla. O zaman “Senin istediğin gibi geldim, çırılçıplak…” (de.) Soyun. Soyunduğunu göreyim. Bana ispat et. ‘Bak, elbiselerim yok’ de. ‘Soyundum işte’ de. Gönlündekini ortaya koyduğun zaman soyunduğunu anlarım.
Uçar: Sen müthiş şehvete sahip bir kadınsın
Kadın: Hayret bir şey ya
Uçar: Seninle sevişsek müthiş sevişirsin sen var ya
Sanık avukatı ses kayıtlarının tümünün montaj olduğunu iddia ederek reddetti.
TASAVVUFİ ANLAMDA 'KARI KOCA/SEVGİLİ OLACAĞIZ'
Son duruşmada tanık ifadeleri alındı. Sanık lehine ifade veren tanık Y.H.G., ifadesinde sanığın tüm telefon konuşmalarına şahit olduğunu, sanığın kadınlara sevgili gibi olacağız karı koca gibi olacağız şeklindeki ifadelerinin tasavvufi anlamda olduğunu söyledi.
'Telefon konuşmasında bana aşık olacaksın diyordu. Bunu tasavvufi anlamda söylüyordu. Bunu ben dahil tüm öğrencilerine söylüyordu. Ayrıca sevgili gibi olacağız, karı koca nasılsa bizde öyle olacağız şeklinde söylemleri de olmuştu. Fakat bunların hepsi tasavvufi anlamdadır."
"TARİKAT KORKUSUNDAN ŞİKAYETÇİ OLAMADILAR"
Davayı üstlenen Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği gönüllü avukatlarından Av. Mustafa Türkdoğan, dava sürecine dair sözcü.com.tr'ye özel açıklamalarda bulundu:
“Sanık farklı farklı zamanlarda birden fazla kişiye karşı cinsel taciz suçunu gerçekleştirmiş. Esasında sanığın amacı kadınların dini hassasiyetlerini kullanarak, onları etki ve tesir altına alarak cinsel amaçla kullanmanın yanı sıra maddi olarak da çıkar elde etmektir. Mağdurların birçoğu sanığın bu tür davranışlarda bulunabileceğini bu derece dini bilgisi olan, sözde alimlik yapan birisi olan sanığa konduramamış, iyi niyetli olarak onun kendilerini bir nevi sınava tabi tuttuğunu düşünmüşlerdir. Gelinen noktada sanığın dini istismar ederek tacizlerde bulunduğunun farkına varan mağdurlardan da bir kısmı gerek kendi ailelerinin gerek sanığın lideri olduğu tarikatın korkusundan şikayetçi olmamışsa da bir kısım mağdur birbirlerine destek olarak söz konusu cesareti göstermiş ve sanığın hak ettiği cezayı alması ve başkalarının da mağduriyetletinin önlenmesi için hukuk mücadelesi başlatmışlardır. Biz de bu mücadelede müvekkillerimizin, kadınların yanında yer alıp sanığın hak ettiği cezayı alması için çaba göstereceğiz”