NATO ülkeleri Perşembe günü Brüksel’de bir araya geldi. Toplantının odağında, ABD yönetiminin kurucu üyesi olduğı askeri ittifaka ne ölçüde bağlı kaldığı sorusu vardı.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ve NATO Genel Sekreteri Mark Rutte'nin aksini iddia etmesine rağmen, bu kuşku toplantıyı gölgeledi.
Zirvede, Ukrayna için kalıcı bir ateşkes ya da barış anlaşması sağlanması durumunda devreye alınabilecek çok uluslu bir “garantör gücü” ihtimali görüşüldü. Fransa ve İngiltere’nin ev sahipliğinde düzenlenen oturum, NATO karargahında gerçekleştirildi.
Ancak ABD, Ukrayna’nın uzun vadeli savunması ve güvenliği için ülkelerin askeri yeteneklerini nasıl seferber edebileceğini ele alacak 30 ülkelik toplantıya katılmadı.
ABD'NİN, AVRUPA YARGISI
Ertesi gün İngiltere ve Almanya, Ukrayna Savunma Temas Grubu'nun bir diğer toplantısına başkanlık edecek. Bu grup NATO’ya üye 32 ülkenin yanı sıra 25 diğer ülkeyi kapsıyor.
ABD, daha önce bu toplantılara liderlik eden ülkeydi. Ancak Savunma Bakanı Pete Hegseth göreve geldiğinden bu yana gruba başkanlık etmedi ve Cuma günkü toplantıya da katılmayacak.
Bir kaynak, ABD yönetiminin Avrupalılara “buyurun, siz ilgilenin” tavrıyla yaklaşmasının sadece bir üslup değil, stratejik önceliklerin değiştiğine dair bir mesaj olduğunu söyledi.
Aynı kaynak, ABD içinde Avrupa’ya yönelik kültürel bir önyargının hakim olduğunu ve bunun tarifelerden Hegseth ile Vance’in Avrupa hakkında kullandığı dile kadar pek çok örnekte görüldüğünü dile getirdi.
Bu önyargının derinlere yerleşmiş olduğunu söyleyen kaynak, “Avrupa’yı küçümsüyorlar, açıkça hor görüyorlar ve bu ittifak açısından endişe verici sonuçlar doğurabilir” dedi.