Almanya'nın "insan hakları ve barış şehri" olarak bilinen Nürnberg'de, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na destek amacıyla geniş katılımlı bir miting düzenlendi. Mitinge, Sosyal Demokrat Parti (SPD), Hristiyan Birlik Partisi (CSU), Yeşiller Partisi, Sol Parti (Die Linke), Hür Demokratlar Birliği (FDP) gibi siyasi partiler ile birlikte, CHP Nürnberg Birliği, Nürnberg Alevi Kültür Merkezi Cemevi (NAKM-Cemevi), Nürnberg/Kuzey Bavyera Atatürkçü Derneği (NADD) gibi sivil toplum kuruluşları da destek verdi.
"İnsan hakları ve barış şehri" olarak bilinen Nürnberg'de, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'na destek amacıyla geniş katılımlı bir miting düzenlendi. Binlerce kişinin katıldığı mitingde "Ekrem Başkan yalnız değildir", "Hak, hukuk, adalet" ve "Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz", Mustafa Kemal’in askerleriyiz, “Ekrem İmamoğlu milyonlardır. Ekrem İmamoğlu halktır, halkın ta kendisidir” sloganları atılırken, katılımcılar demokrasi ve adalet vurgusu yaptı.
"GÜCÜN DEĞİL KORKUNUN GÖSTERGESİ"
SPD Nürnberg Belediye Başkanı Ahmmed Nassar, "Bay Erdoğan güçlü adam rolünü oynamayı sever, ancak halkın desteğini almış bir belediye başkanını hapse attırmak gücün değil, korkunun bir göstergesidir" dedi.
Bavyera SPD Milletvekili Arif Taşdelen ise Türkiye’nin demokrasi açısından kritik bir süreçten geçtiğini belirterek, "Siyasi rakipleri seçim günü sandıkta yenmek gerekir, hapiste değil" diye konuştu.
Bavyera parlamentosuna Ekrem İmamoğlu’nun arkasında oldukları ve serbest bırakılması konusunda genel bir sunum yapacağını belirten Taşdelen, Avrupa Komisyon Başkanı Ursula von der Leyen’in “Avrupa Birliği Türkiye’yi yanında istiyor ve şu anki yönetimin bunu göz ardı etmemesi gerekir” şeklindeki sözlerini hatırlattı.
CHP Nürnberg Birliği adına konuşan eski Başkan Funda Yurt, “AKP Genel Başkanı, kenisine biat etmeyen herkesi baskı ve şiddetle sindirmeye çalışmaktadır. Halk oylarıyla seçilmiş belediye başkanlarını tutuklayıp yerlerine kayyum atamakta, siyasi partilerin genel başkanlarını cezaevine koymakta ve muhaliflere hayali suçlar üreterek davalar açmaktadır. İmamoğlu’nun tutuklanmasının Türkiye’de demokrasiye vurulan ağır bir darbedir. Üniversite diplomasının iptal edilmesi, onu siyasi arenadan uzaklaştırma girişiminin bir parçasıdır. Hükümet, yargıyı bir silah olarak kullanarak muhalefeti baskı altına almaya devam ediyor” diye konuştu.
CHP Almanya Federasyonu Kadın Kolları Yönetim Kurulu Üyesi Berfin Akbal da "AKP, devleti ele geçirerek laik ve demokratik düzeni tahrip etti. Ülkemiz, 12 Eylül darbesinden bile daha baskıcı bir süreç yaşamaktadır. AKP, devletin tüm kurumlarını ele geçirip tarikat ve cemaatleri kritik noktalara yerleştirerek laik ve demokratik düzeni tahrip etmiştir. Türkiye, tek adam rejimiyle ‘şahsım devleti’ne dönüştürülmüştür. Ülkemiz, 12 Eylül darbesinden bile daha ağır ve baskıcı bir süreç yaşamaktadır. Ekrem İmamoğlu yalnız değildir. Ya hep beraber ya hiç birimiz. Diktatörlüğe ve siyasi darbelere hayır. Tek adam rejimini ve AKP’nin karanlık düzenini mutlaka yeneceğiz. Saray ve onun tüm kirli düzenini bu topraklardan mutlaka süpürecek, tarihin çöplüğüne göndereceğiz” dedi.
Yeşiller Partisi’nden Nürnberg Belediye Meclis Üyesi Cengiz Şahin, Nürnberg’in demokrasiye sahip çıkma noktasında duyarlılığını dile getirerek “Türkiye kökenli insanlar olarak 3 bin km uzaklıkla olsak da demokrasinin savunucularıyız. CHP'nin kardeş partisi SPD'nin, Ekrem İmamoğlu'na sahip çıkması gerekir. Türkiye’de yaşayan halklar için eşit yurttaşlık ekseninde ve demokrasiye sahip çıkma noktasında Ekrem İmamoğlu’ya Nürnberg’den destek verdiğimizi çığlıklar atarak sesimizi duyurmak çok önemli” ifadesini kullandı.
CSU Nürnberg Belediye Meclis Üyesi Konrad Schuh, "İnsan hakları ve demokrasi düşmanlarına karşı uluslararası düzeyde direniyoruz" dedi.
FDP adına konuşan Ümit Sormaz, yargının siyasallaşmasının demokratik yapıyı tehdit ettiğini vurgulayarak “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında yürütülen hukuki süreç ve geçici tutukluluğu, Türkiye’de hukuk devleti ve demokrasi açısından ciddi tartışmalara yol açıyor. Demokrasi, kurumlara olan güvenle ayakta durur. Eğer yargının siyasallaştığı algısı güçlenirse, bu yalnızca bireyleri değil, tüm demokratik yapıyı tehdit edebilir” görüşünü dile getirdi.
Sol Parti (Die Linke) Nürnberg Başkanı Titus Schüller, "Türkiye, son 100 yılın en zor dönemini yaşıyor ve bu sorunun bir demokrasi meselesi olduğunu görmezden gelenler, yaşamak istemedikleri bir sistemin, özgürlükten yoksun bir rejimin içinde kendini bulacaklar" dedi.
DGB Sendika Temsilcisi Stephan Doll ise "AKP'nin yaptığı faşizm uygulamalarından ders çıkarılmalı ve insan haklarına sahip çıkılmalıdır" çağrısında bulundu. Uluslarası düzeyde haklar alınıncaya kadar direnilmesi gerektiğini belirtti.
Miting, İzmir ve İstiklal Marşı’nın söylenmesi, demokrasi ve özgürlük vurgusuyla sona erdi.
