TBMM Genel Kurulu’nda Meclis’in açılışının 105’inci yıldönümü nedeniyle özel oturum gerçekleştirildi. Özel oturumu, TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş yönetti.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti Eş Başkanları Tülay Hatimoğulları ile Tuncer Bakırhan ve İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu oturuma katıldı. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise oturuma katılmadı.
ERDOĞAN VE BAHÇELİ YOK
CHP lideri Özel ve İYİ Parti Genel Başkanı Dervişoğlu, TBMM Genel Kurul Salonu’na aynı anda girdi. Milletvekili sıralarını tek tek gezen liderler, partilerle tokalaştı. AKP adına diğer siyasi parti grupları ile tokalaşan isim ise AKP Grup Başkanı Abdullah Güler oldu. MHP Grubu’nun ön sıralarında da MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız ile TBMM Başkanvekili Celal Adan oturdu.
KABİNE OTURUMA KAYITSIZ
Özel oturuma Saray Kabinesi’nden katılımın az olması dikkati çekti. Kabine’den yalnızca Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ile Adalet Bakanı Yılmaz Tunç oturumu locadan takip etti. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz oturumu locadan takip eden isimler arasında yer aldı.
Özel oturumda konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İstanbul’da meydana gelen 6,2 şiddetinde büyüklüğündeki depremle ilgili geçmiş olsun dileklerini ileterek sözlerine başladı. Özel, İstanbul’daki deprem tehlikesine karşı gereken bütün önlemlerin bilim insanlarının uyarıları doğrultusunda alınması gerektiğinin altını çizdi.

“EGEMENLİK MİLLETİNDİR”
CHP lideri Özel, başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, Türkiye Cumhuriyet’nin kuruluşunda payı olanları selamladı. Türkiye’deki yurttaşların darbelere teslim olmadığını vurgulayan Özel, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik 19 Mart’ta yapılan yargı operasyonuyla ilgili konuştu. 19 Mart’ta yaşananları bir kez daha darbe olarak nitelendiren Özel, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Seçimle gelen bir iktidar, seçimle gideceğini anladığında milletin seçme hakkını elinden almaya yeltenmiştir. Darbe bu kez postalla değil, cüppeyle gelmiştir. Millet ise muazzam bir feraset göstermiştir. Hala karşımızda 200 yıllık demokrasi mücadelesinden gelen, bu milletin üzerinde bir vesayet rejimi kurmak isteyenler vardır. Bu millet, bunlara geçit vermeyecektir. Darbecilerin hedefi, topyekun demokratik siyaseti tasfiye etmektir.
Artık toplumun desteğini alamayanların tek amacı, milletin rızasına ihtiyaç duymayacakları bir düzen kurmaktadır. Gelir kapısını, adalet kapısını millete kapatıp kendilerine açık tutanlar, şimdi de sandığı ortadan kaldırmak istemektedir. Millet, üzerine kapanan kapıları, yetkilerini kimseyle paylaşmamak için egemenliğin kayıtsız şartsız kedisinde olduğunu hatırlatmak için ayaktadır.
Bazıları zannediyor ki darbe yalnızca muhalefeti ilgilendiriyor. AKP siyaseti de etki altındadır. Bu, demokraside mi kalacağız yoksa otokrasiye mi geçeceğiz sorusunun mücadelesidir. Bugün bu darbeye destek verenler, destek vermese de susanlar kendi varlıklarını inkar içindedir. Bugün bu darbe, son seçimin galibine, geleceğin iktidarına yapılmaktadır. 15 Temmuz’da CHP; darbeyi kimin kime yaptığına bakmadan demokrasiye sahip çıkmıştır.
AKP, CHP’nin o gün geçtiği sınavdan bugün geçecek midir? Bu soru AKP’nin de millet nezdindeki varlık meselesidir. Siyasette iktidardan düşünce yok olan değil, saygı duyulan bir parti olacaksınız. Kendi varlığınızı inkar etmeyin. Doğru tarafta olmayın onurunu yaşayın, mahcubiyeti ile yok olmayın.
“MECLİS’İN HUKUKU İLE OYNAMAYIN”
Bugün TBMM’nin yetkileri törpülenmiştir. Kimse, bu Meclis’in hukuku ile daha fazla oynamamalıdır. AYM’nin kararı okunmuştur. Can Atalay serbest kalmalıdır. Milletimiz her gün daha da fakirleşiyor. Türkiye’nin dünyadaki itibarı yerle bir ediliyor. Birliğimize sıkılan bu kurşunun kime hizmet ettiğini düşünüyorsunuz? Sırf birinin adaylığından korktuğunuz için milletin ekmeği küçülüyor. İmamoğlu ve arkadaşlarımızın hakkında tek bir suç isnat edilemedi. Yalancı tanıklar yaratılmaya çalışılıyor. Eğer bu iftiraları atanlar kendilerine güveniyorlarsa hodri meydan, gelin duruşmayı TRT’den canlı yayınlayalım. Millet kimin haklı olduğunu görsün.
Sayın Erdoğan, 19 Mart’tan sonra, ‘Bir ay geçsin, insan içine çıkamayacaklar’ diyordu. Bugün 35 gün geçti, ben buradayım. Peki siz neredesiniz? Sayın Erdoğan, İBB Başkanı iken bugün Ekrem başkanımıza yöneltilen suçlamaların tamamıyla muhatap oldu. Terörle, çete kurmakla, yolsuzlukla suçlandı. Ama asla kapısına polis dayanmadı. Size yapılmayan bu zulmü, siyasi rakiplerinize nasıl yapabiliyorsunuz?
“GELDİKLERİ GİBİ GİDECEKLER”
Bu millet karar verdi, sizi 23 yıl iktidar yaptı. Sonra bir karar daha verdi, CHP’yi birinci parti yaptı. Bizim 47 yıl demokrasiye duyduğumuz saygıyı, millet sizden şimdi bu saygıyı görmek istiyor. Bir kişinin, bir partinin demokratlığı seçimi kazanınca değil, seçimi kaybedince ne yaptığı ile belli olur. Siz yenilginin sınavından geçemediniz.
Sırtını millete yaslamayan her girişimin sonu hüsran olmuştur. Kimse merak etmesin, sandıkla geldiler, sandıklar giderler. Şimdi sizden yetki alanlar, ‘Seçimle geldim, seçimle gitmem’ diyorlar. Geldikleri gibi gidecekler.”